10 Ocak 2016 Pazar

Kış uykusu

Sevgili Nuri,
Bilirim Nuri ismini kullanmayı pek sevmezsin. Ama bana yaptıklarından sonra; neyi sevip neyi sevmediğin umurumda değil. Sana bu mektubu yazıyorum çünkü sen oyunu bozdun Nuri. Beni bu kadar rahatsız etmeye, uykularımı kaçırmaya hakkın yoktu. Bir film için, bir ödül için değmezdi be Nuri. Aramızda kalması gereken ne varsa herkese anlattın. Tek bir karakter üzerinden anlatsan yine iyi, ama yememiş içmemişsin tüm karakterler üzerinden bana giydirmişsin. Sen söyle, bu kadar uğraşa değer miydi? Özel bir şeyim kalmadı senin yüzünden.
Anlayışlı, kibar, alçakgönüllü, eşitlikçi, özgürlükçü biri gibi görünmek kolay mı sanıyorsun. İnsanlığın bug’ını bulmuş, oradan yürüyordum.  “Sinan da çok iyi çocuktur.” sözünü dillere pelesenk etmiştim. Bizzat karşısında olmam gereken, mücadele etmem gereken durumlarda, “Keşke elimden bir şey gelse seve seve yaparım ama maalesef ki yok.” rahatlığında ömrümü geçiriyordum. Beni başarıya götüreceğini düşündüğüm şeyleri, büyük bir gururla yaparken; başkalarında aynı şeyi gördüğümde “Ben onun gibi hırslı birini görmedim.” lafını yapıştırıyordum. Ufak tefek, toplumda çok da bir şeyi değiştirmeyecek ama beni haksızlığa karşı dimdik duran biri gibi gösterecek şeyler karşısında, çıkardığım olayları iyi bilirsin. Kendi çıkarıma yaptığım şeyleri, başkaları adına yapıyormuş gibi göstermek de benim erdemlerim arasındandı.
45’i çocuk 141 sivilin öldürülmesi, vicdanımı hiç etkilemişken, bununla ilgili tek bir kelime dahi etmemişken, hatta “Devlet yapması gerekeni yapıyor, terörde başka şekilde bitmez.” diye içimden geçirecek seviyede vicdana sahip olan ben; özyönetim lafını duyduğum anda gerçek bir vatansever, ülkesinin geleceğini ve o bölgedeki insanların iyiliğini düşünen, vicdan sahibi birine dönüşüyordum. “Ne alakası var lan bunun benim filmle? Son örnek hiç olmadı.” dersen eğer “Her şeyin, her şeyle ilgisi vardır Nuriciğim.” der seni geçiştiririm.
Bakma böyle –di’li geçmiş zamanlı konuştuğuma çok da bir şey değiştirdiğini sanmıyorum. Ama kızdım sana bir kere. İntikamımı almam lazım. İntikam: Burjuva sınıfına dahil insanların, yaşama sebeplerinden en önemlisi. Ben de küçük bir burjuva olarak, senden intikamımı alacağım. Önce  “Valla Nuri kadar hırslı, egolu birini görmedim. Öyle ödül gelecekse hiç gelmesin.” diye konuşma salacağım ortalığa sonrada; ödülü aldığın sırada ki “Bu da Dardenne kardeşlere, Dolan’a kapak olsun. Nasıl da kaptım kerizlerin elinden ödülü” yüz ifadeni, herkese göstereceğim. Hazır ol!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.