Süre:2 saat 20 dakika
Perde: 2 perde
Bornova Belediyesi Şehir Tiyatrosu (BBŞT) Oyuncuları
BİR ANARŞİSTİN KAZA SONUCU ÖLÜMÜ
Ankara'da defalarca plan yapmama rağmen
bir türlü izleyemediğim oyunu, sonunda geçtiğimiz Ekim ayında, Bornova Uğur
Mumcu Kültür Merkezinde izleme fırsatı buldum. Oyun öncesinde, bu oyunu
belediye destekli bir topluluktan izleyecek olmamdan ötürü kaygılarım vardı,
sonuçta bu oyun metni daha bağımsız bir topluluk tarafından oynanması gerekir
diye düşünüyordum. Lakin düşündüğüm kadar kötü olmadı. Yeri geldiğinde, kendi
yaptığını sürekli olarak doğru gören, kendi gibi düşünmeyenleri cahillikle
suçlayan insanlara da çok güzel göndermelerde bulundular.
Oyunun konusundan kısaca bahsedecek
olursam; sorgulamaya alınan bir delinin, aynı emniyet müdürlüğünde sorgu
sırasında öldürülüp kaza süsü verilen anarşist Giuseppe Pinelli'nin ölümünden
sorumluları, yargıç kılığına girerek sorgulamasıdır.
Bu oyunda en çok beğendiğim
noktalardan biri, kendisini özgürlükçü olarak gösteren, kendini öyle tanımlayan
insanların ilk başta gerçekten böyle gözükmeleri fakat daha sonra kendi
çıkarları ve korkuları ön plana çıktığında tamamen büründükleri karakterden
sıyrılıp zıt bir karaktere dönüşümünün gösterilmesidir. Bu oyunda, bu gösterim
anarşistin öldürüldüğü emniyet müdürlüğündeki işkenceleri, cinayeti inceleyen
gazeteci üzerinden yapılmıştır.
Oyunda beğendiğim diğer bir özellikte, izleyicilerin arasına girerek yapılan yabancılaştırma etkisiydi. Deli'nin diktatör şeklinde emirler verip bu emirlere izleyiciler arasına giren topluluk üyelerinin harfiyen uyması, izleyiciler üzerine oturtulan çok iyi bir eleştiri olarak değerlendirilebilir. Deli karakterinin oyunculuğu, dekorun öldürülen anarşistin demir yolu işçisi olmasına göre yapılması, tüm ekibin genel olarak iyi bir uyum şeklinde oyunculuklarını sergilemesi oyunda beğendiğim diğer özelliklerdendi.
Oyunda beğendiğim diğer bir özellikte, izleyicilerin arasına girerek yapılan yabancılaştırma etkisiydi. Deli'nin diktatör şeklinde emirler verip bu emirlere izleyiciler arasına giren topluluk üyelerinin harfiyen uyması, izleyiciler üzerine oturtulan çok iyi bir eleştiri olarak değerlendirilebilir. Deli karakterinin oyunculuğu, dekorun öldürülen anarşistin demir yolu işçisi olmasına göre yapılması, tüm ekibin genel olarak iyi bir uyum şeklinde oyunculuklarını sergilemesi oyunda beğendiğim diğer özelliklerdendi.
Oyunda bazı sahnelerde dramatik
öğeyi yıkmak için yapılan yabancılaştırma etkisinin uzatılması ve güncel
konular ile ilgili yapılan bazı göndermelerin çok açık olması oyunda
beğenmediğim özelliklerdendi. Ayrıca, ilk perdenin sonunda deli tarafından
başlatılan Avusturya İşçi Marşı'nın tüm izleyicilere söyletilmesinin amaçlandığını
hissettim. Bu çok sıkıntılı bir durum, sonuçta oraya gelen izleyici oraya
deşarj olmaya gelmiyor bu marşı söyletip izleyici rahatlatmak gerekmez.
Allahtan İzmir seyircisi Avusturya İşçi Marşı'nı ezbere bilmiyordu da gaza gelip
marşı söylemedik içimizi rahatlamadık, bir işi başarmışız izlenimi üzerimizde
olmadan, aklımız karışık, gönlümüz ferah olmayacak bir şekilde salondan
ayrıldık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.